Tuesday, October 8, 2013

Anılar da beni hatırlar mı? # 2 #









anilar da beni hatirlar mi 2 1



İKİ ARADA...
Çocuklar günümün çoğunu alıyor, her sabahki gibi erken kalktım, Emin'le kahvaltı ettik Emin işe gittiği gibi sobayı temizleyip sobanın üstüne kuru fasulye tenceresini oturttum.


 Çocuklar henüz uyurken hemen elime çok sevdiğim el işimi alıyorum sobanın arkasında yumakla oynayan kediler gibi hissediyorum kendimi.


Dışarı el işleri yapıyorum yelekler, kazaklar, çetikler böylece hem eve katkıda bulunuyorum hemde elime belirli bir para geçiyor ördüğüm yeleklerin örneklerini eltime bile vermiyorum zaten o benim yaptıklarım kadar güzel yapamaz ki!






Öğleye kadar perdeleri açmıyorum, kayınvalidem görürse perdelerin açıldığını hemen gelir başlar ''Ay Zahide ayaklarım ağrıyor,ay Zahide şu çocukları iyi giydir, ay zahide ay Zahide'' adımı mı değiştirsem ne yapsam, bütün gün kafamın etini yiyecek bir şeyler illa buluyor.






Neden bir türlü anlaşamadık anlayamıyorum oysa ki  rahmetlik kayın babamla beni istemeye geldiklerinde, Anneme ''Dünürüm  senin kızın benim kızım olacak benim kızım yok, iki oğlum var iki kızım olacak soğuk suyu bırak soğuk kelimesinin anlamını unutacak'' derken ağzı kulaklarına varıyordu.


 İlk zamanlar  büyük gelinim de büyük gelinim diyordu ne olduysa eltim geldikten sonra oldu onunla bir olup bütün gün dedi kodumu yapar oldular tabi onlar aynı evde yaşıyor ya.


 hiç belli olmaz elime düşerse sorarım ben ona!


Öğleden sonra Eda'yı okula bıraktım   çocuklarda yanımda eve dönerken  yakın komşum ve arkadaşım olan  Cahide'ye uğradım el işimi de aldım ama  pazara giden bir komşum da gelince  çıkarmadım çantamdan .


 Evine yeni tül almış onu gösterdi, biraz oturup gitti Cahide arkasından koltuğa oturduğu gibi ''görüyormusun Zahide  akşama yemeye ekmekleri yok tül almış bizim tüllere baksana dökülüyorlar''


'' haklısın canım bende alacağım  oturma odasına benim neyim eksik ki'' 






Vakit su gibi geçmiş çocukların acıktık biz anne diye kulağıma fısıldamaya başlamasıyla kalkıp eve geldim.


 Çocuklara yemek koydum,ve beklenen  olay gelmese şaşarım zaten elinde bir tas turşu kayınvalidem geldi sanki bu küçük tas turşu bunca insana yetecekte, eltimde kavanoz kavonoz yapıyorlar bizim payımıza düşen de  bir tas ,sanki kendi cebinden çıkıyor Kayın babamın maaşı sağolsun.


Mutsuzum ve bu evde yaşamak istemiyorum,akşam olupta Emin geldiğinde onada söyledim ''böyle iç içe koloniler gibi yaşamak bana ters geliyor  özlemek istiyorum anneni'' laf aramızda  on yıl görmesem özlemem ya neyse.


 Başlama yine Zahide ne olur bir gece huzurla oturt beni şu evde her gün bir icat çıkarıyorsun be kadın''


Bu kelimeler  kavganın habercisi olduğunu anladığımdan sustum yemeğini yiyip yattı.


Ben de çocukları yatırıp,sobanın arkasına yeleğimi örmeye başladım her ilmek atışımda aklıma  bu ev geliyor kapana kısılmış gibi hissediyorum kendimi, Cahide ne kadar rahat bir eli yağda bir eli balda ne istese oluyor ben Emin'e ne söylesem  ''of Zahide''  başka bir şey yok.





Herkes gibi rahat bir hayat istiyorum çok mu şey istiyorum?





anilar da beni hatirlar mi 2 2












No comments:

Post a Comment